Yüzleşmeler – Tomris Uyar
1- Adam, Tokyo giymeyecek. Belki
de böylelikle onun evde pijamayla dolaşmaması güvenceye alınıyor. Şort yasak
değilmiş. Yatarken çorap giymesinmiş.
2- Ama kes giyip jogginge çıkması, pazar günlerini doğa
budalalığıyla geçirmesi -sizi de yürüyüşe zorluyorsa- yasak.
3- Pamuklu, keten, yün gibi doğal elyaf giyecek. Naylon ve
parlak kumaşlar kesinlikle yasaktır. (Ferit Edgü’nün önemli katkısı: fanila
giymeyebilir. Turgut Uyar’ınki: ama don giysin.)
4- Herkes adamın haftada en az bir kere yıkanmasına razıyken
Ferit, her gün yıkanmasında diretiyor.
5- Kesinlikle uykucu biri olmasın ama uykusuzluğundan da
yakınmasın. Uykusuz gecelerini paylaşılan bin şölene dönüştürebilsin.
6- Alkolik olabilir de sarhoş olmasın. (Ferit’in katkısı:
düşebilir ama çelme takmasın.)
7- Uyuşturucu kullanmasına izin var mı? Mürşit’e göre,
“ikinci kişiliği gündeme gelmiyorsa kullanabilir.” Turgut’a göre, “hem içki hem
uyuşturucu olmaz!” galiba, izin pek yok.
8- TV’de “makul miktarda maç seyredebilir” ama yorum
yapmadan, sessizce. Boks ve güreş sevmesin. Turgut “buz patenini” de eklemiş.
9- Tatil günlerini eşya onarmakla geçirmesin. Elektrik
sigortası attığında, musluğun contası yenileneceğinde hemen işe sıvanmasın. Bir
usta ayarlayacak kadar bilgili olsun (Ferit). Cereyana kapılmayacak ya da evi
havuza çevirmeyecek kadar zeki olsun yeter (Turgut).
10- Ya yüzmeyi ya dansetmeyi bilsin ya da herhangi bir sporu
iyi yapsın.
11- Haftada en az bir kitap okusun. Mürşit: Red Kit ile
Asteriks’ten haberli olsun. Turgut: Pardayyanlar ile Arsen Lüpen’den de. Ferit:
şu altı yazardan birini iyice okumuş olsun -Kafka, Shakespeare, Balzac, Sait
Faik, Sartre ve F. S. Fitzgerald ya da Hemingway ama İhtiyar Adam ve Deniz
sayılmaz. Edip: şiir de okusun.
12- Bir saz çalıyorsa çalsın ama dostlar toplantısında
konser vermesin. Aynı şekilde isterse mavi yolculuğa çıksın ama dönüşünde dia
gösterileri düzenlemesin.
13- Esprisi “humor”a dayalı olsun. Fıkra anlatmayı, “lazın
biri,” diye başlamayı nükte sanmasın. Turgut: askerlik anılarını anlatmasın.
Geçmişinden söz ederken, “Sene 1963…” diye girmesin söze. “1963’te filan.
Ankara’dayken…” gibi başlasın.
14- Takside arka koltukta otururken de hesabı ödeyebilsin.
Lokantada bahşişi yüzde ondan fazla bırakmasın. Garsonlarla bu koşullarda
dostluk kurabilsin. Hesabı öderken cebinden tomarla para çıkarmasın. Diline
dolamadığı sürece mali durumu önemsiz, yalnız arabası varsa, arabanın park
yerine göre program düzenlemesin. Taksiye binebilsin. Çok istiyorsa yabancı
sigara ve içki içebilir, tabi büyüklenmediği sürece.
15- Edip Cansever’e göre, armağan almayı da vermeyi de bilsin.
Her hesabı kendi ödemeye kalkışmasın.
16- Yemek masasında viski vb. içmesin. Masaya gelen
çerezlere saldırmasın.
17- Hayatında en fazla 6 kere doktora gitmiş olsun (ameliyat
sayılmıyor). Antibiyotiklere düşkün olmasın.
18- İlk gördüğü insanlar hakkında acele ve değişmez yargılar
verecek kadar gözükara bir psikoloji uzmanı kesilmesin.
19- Politik görüşü sola yakın bir aydın olsun. Ama dahi
yerine daahi demeyecek kadar düzgün olsun Türkçesi. Parti sloganlarıyla
konuşmasın.
20- Omlet, makarna ve biftek dışında yemek pişirmeyi
becersin. Kendine yetsin. Kısaca, kişiliğini öne sürmeyecek kadar kişilikli
olsun ama belli etmediğini de belli etmesin.
Giyiminden, zevklerinden, davranışlarına, günlük diline
kadar her özelliğine karıştığımız (dikkat ederseniz, erkeklerin baskısı daha
ağır!), bir yalnızlığa ittiğimiz bu adamcağızın fiziksel özellikleri pek önemli
değil anlaşılan. Cinsellik konusunda ondan beklenen, “programlı olmaması,
kendini bir şeylere zorunlu hissetmemesi, heteroseksüel olsa da homoseksüellerle
dostluk kurabilmesi”.
Kaç yaşında bu zavallı acaba?
Nimet’e göre: 30, Füsun’a göre: 45, bana göre: 30.
Ferit’e göre: ideal olarak 25, Edip’e göre: 40, Turgut’a
göre: 30-35, Mürşit’e göre: 35.
Son danışmanımız Aydın Emeç, “isteklerin oldukça ağır yine
de mantıksız olmadığını” belirttikten sonra bir kahkaha atmıştı: “İyi ama bu
adam zaten evlidir! Tutalım ki değil, kendini bunca eğitmek için bu toplumda
nasıl hırpalandığını düşünürsek, sizin gibi vıdıvıdı kadınlar yerine güleç,
uysal bir kadın seçmesi daha doğal değil mi?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder